Almanya’nın hızlandırılmış ön onaylı nitelikli işçi vizesi olarak bilinen §81a Beschleunigtes Fachkräfteverfahren, 2026’da da yürürlükte kalıyor. Ancak yeni resmi düzenlemeler, bu vize türüne erişimin özellikle maaş seviyeleri, yaş ve aile sayısına göre giderek zorlaştığını gösteriyor.
Almanya, 2020’den bu yana yürürlükte olan Nitelikli Göç Yasası (Fachkräfteeinwanderungsgesetz) ile AB dışından kalifiye iş gücünü ülkeye çekmeyi sürdürüyor. Yasa 2023–2024 reformlarıyla genişletildi; 18 Kasım 2023, 1 Mart 2024 ve 1 Haziran 2024 tarihlerinde yeni hükümler kademeli olarak yürürlüğe girdi.
İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre, bir yıl içinde 200 binden fazla çalışma amaçlı vize verildi; bu sayı artışı gösterse de, Almanya’nın hedeflediği düzeyin epeyce altında. Ülkede demografik yaşlanma ve sanayi dönüşümü, nitelikli iş gücü açığını kronik bir sorun haline getirmiş durumda. Yasa Almanya’yı hem daha genç hem de daha uluslararası bir ülke haline getiriyor, ancak bürokrasi ve maaş barajları birçok başvuran için ciddi engel olmaya devam ediyor.
KÂĞIT ÜZERİNDEKİ RAKAMLAR, SAHADAKİ GERÇEKLER
81a ve diğer nitelikli işçi vizelerinde, asgari gelir şartı artık sadece genel asgari ücrete bakılarak değil, Bundesagentur für Arbeit’in Entgeltatlas’ında (ücret atlası) belirlenen ortalama ücret kriterine göre değerlendiriliyor. Buna göre önümüzdeki yıl için belirlenen rakamlar şöyle;
- Mavi Kart (Normal): 4.225,00 Euro
- Mavi Kart (Aranan Meslekler): 3.827,85 Euro
- 19c2 (Mesleki Deneyim): 3.802,50 Euro (45 yas üstü 4.647,50 Euro)
- 45 yas üstü: 4.647,50 Euro
Talep edilen bu rakamlar, yaşanacak şehre (örneğin Düsseldorf, Köln, Münih gibi yüksek kira bölgeleri) göre daha da yükseliyor.
Bu rakamların önemli kısmı kanunda tek tek yazılı değil, ancak geçimini sağlayabilme kriterini esas alan iç genelgeler ve yerel uygulamalar üzerinden oluşuyor. Bundesagentur für Arbeit’in güncel talimatları, gelir düzeyinin hem vize hem de oturum uzatmasında merkezi bir filtre haline geldiğini teyit ediyor.
DİJİTAL TEK KAPI GELİYOR
Uzun bekleme süreleri ve dağınık yetkiler tartışılırken, Hükümet yeni bir adım atarak, “Work-and-Stay-Agentur” için yol haritasını onayladı.
Planlanan bu dijital platform:
-
Vize, iş piyasası onayı, denklik ve oturum süreçlerini tek bir çevrimiçi sistemde toplayacak,
-
Federal Dışişleri Bakanlığı, Bundesagentur für Arbeit ve yabancılar daireleri arasında tek elden bir veri akışı kuracak,
-
Başvuru sahiplerine ve işverenlere dosyanın durumunu çevrimiçi takip imkanı verecek.
Kısacası, 81a süreci iptal edilmiyor; tam tersine, dijitalleştirilip merkezileştirilmek isteniyor. Ancak bu, daha hızlı onay garantisi anlamına gelmiyor; maaş, nitelik ve dil şartları aynı anda sıkılaşıyor.
ŞOFÖRLER, DEPOCULAR VE NİTELİKSİZ İŞ TUZAĞI
3,5 tona kadar paket dağıtımı yapan kurye sürücüleri, birçok yabancılar dairesi tarafından “Berufskraftfahrer” yani profesyonel şoför olarak sayılmıyor. Bu nedenle çoğu zaman sadece mevsimlik vize ile gelinebiliyor ve bu vizeler başka oturum türlerine çevrilemiyor.
Buna karşılık, kamyon, TIR veya otobüs kullanan sürücüler, ehliyetlerini Alman ehliyetine çevirdikleri ve mesleki yeterliliklerini belgeledikleri takdirde, nitelikli işçi kategorisinde kalıcı oturum yolları açabiliyor.
Temizlik, yardımcı işler, muavinlik gibi pozisyonlar, 81a kapsamındaki “nitelikli istihdam” şartını karşılamıyor. Bu işlerle Almanya’ya girenler, uzun vadede oturum güvenliği elde etmekte zorlanıyor.
Bu nedenle, “yeter ki geleyim, temizlik de yaparım” mantığı, uzun vadede insanları düşük ücret – yüksek risk sarmalına sokabiliyor. Özellikle sağlık, teknik meslekler ve resmi meslek lisansı gerektiren alanlarda, tam denklik ve B1–B2 düzeyinde Almanca, 81a ve diğer nitelikli göç yollarında belirleyici hale gelmiş durumda.
GÖÇ ETMEK İSTEYENLER İÇİN NE ANLAMA GELİYOR?
81a vizesi kaldırılmıyor, fakat daha yüksek maaş, daha net mesleki unvan ve daha iyi Almanca artık fiili şart haline geliyor. Aileyle gelmek isteyenler için, özellikle çocuk sayısı arttıkça gelir barajı yükseliyor; bu da bazı başvuruları pratikte imkânsız hale getirebiliyor. 2026 sonrasında, Work-and-Stay-Agentur’un devreye girmesiyle bürokrasi dijitalleşecek; fakat sistem, “her başvuru kabul edilecek” değil, “her başvuru daha şeffaf filtrelenecek” bir yapıya evriliyor.
Detaylı hukuki değerlendirme gerektiren her durumda, Almanya’da göç ve yabancılar hukuku alanında uzman bir avukattan görüş alınması şart. Kısacası, Almanya’nın kapısı kapanmış değil, ama rastgele değil, planlı gelen, dili ve diploması sağlam olan için açık kalmaya devam ediyor. Göç etmek isteyen herkesin önündeki gerçek soru artık “gider miyim?” değil, “hangi statüyle ve hangi maaş seviyesinde gidersem bu kapı kalıcı olarak açık kalır?”