Ev Almanya Göç ve Yaşam Almanya’da iş bulmanın gerçek şartı

Almanya’da iş bulmanın gerçek şartı

Yazar: Editor
3 Görüntüleme
A+A-
Sıfırla
DİL BARİYERİ: EN KRİTİK ENGEL

Almanya, son yıllarda uygulamaya koyduğu yasal düzenlemelerle nitelikli iş gücü açığını kapatmak için uluslararası arenada aktif bir şekilde çalışmalar yürütüyor. Özellikle Türkiye’deki üniversite mezunu ve mesleki eğitim sahipleri, bu kapsamda önemli bir hedef kitle olarak öne çıkıyor. Ancak yasalardaki bu olumlu gelişmeler, pratikte dil becerisinin eksikliği nedeniyle tam anlamıyla karşılık bulamıyor.

Almanya’nın Göç Yasası’na göre, üniversite diplomasına sahip olanlar veya mesleki eğitim belgeleri (meslek lisesi, kalfalık/ustalık diploması, ön lisans) bulunanlar Almanya’ya çalışmak için gidebiliyor. Üç yıl ve üzeri kesintisiz mesleki tecrübesi olanlar ise “yüksek vasıflı” statüsünde değerlendiriliyor. Bu düzenleme, özellikle Türkiye’de sayıları 4 milyona yaklaşan diplomalı işsiz genç nüfus için önemli bir fırsat penceresi açıyor.

DİL BARİYERİ: EN KRİTİK ENGEL

Tüm olumlu yasal düzenlemelere rağmen, sürecin önündeki en büyük engel dil eksikliği olarak karşımıza çıkıyor. İşverenler, adayların kendi mesleklerini Almanya’da icra edebilecek düzeyde Almanca bilmelerini bekliyor. Dil bilmeyen adayların yaşadığı zorluklar somut örneklerle kendini gösteriyor.

Başlangıçta dil şartı aranmayan bir pozisyona yerleştirilen adaylar, firmanın yönetim değişikliği sonrası Alman çalışan ağırlıklı hale gelmesiyle işini kaybedebiliyor. Garson olarak yerleştirmeye çalıştıklarında dahi “müşteriye hangi dilde hizmet verecek” sorusuyla karşılaşılıyor. Benzer şekilde kasiyer olarak denenenler, Alman müşterilerle iletişim kuramadığı için işten çıkarılıyor.

Mesleklere Göre Dil Yeterlilik Seviyeleri

Farklı meslek grupları için gerekli olan asgari dil seviyeleri şöyle;

  • Doktor: C1 seviyesi Almanca

  • Hemşire: B2 seviyesi Almanca

  • Satış Temsilcisi: B1/B2 seviyesi Almanca

  • Garson: A2 seviyesi Almanca

  • Kaynakçı: Temel iletişim düzeyinde Almanca

ALTERNATİF ÇÖZÜMLER VE ÖNERİLER

Dil becerisi olmayan ancak hızlıca istihdam edilmek isteyenler için lojistik ve nakliye sektörü öne çıkıyor. C1, C veya CE sınıfı ehliyeti olan adayların lojistik sektöründe iş bulma olasılığı oldukça yüksek. Özellikle Eylül-Aralık dönemi lojistik ve paketleme sektöründe işe alımların yoğunlaştığı bir dönem.

Almanya’nın yaşadığı bu durum, gelişmiş ülkelerin küresel iş gücü piyasasındaki ortak gerçeğini yansıtıyor. Benzer şekilde Kanada ve Avustralya gibi ülkeler de nitelikli göçmen kabul programlarında dil yeterliliğini zorunlu kılıyor. İngiltere’de ise nitelikli çalışan vizesi alabilmek için B1 seviyesinde İngilizce dil bilgisi şartı aranıyor.

Almanya‘ya nitelikli iş gücü göçü, doğru belge, deneyim ve dil becerileriyle birleştiğinde hem adaylar hem de ev sahibi ülke için kazan-kazan senaryosuna dönüşebiliyor. Ancak, dil bariyeri aşılmadığı sürece, mevzuatın sağladığı fırsatların pratikte karşılık bulması oldukça güçleşiyor. Türk profesyonellerin bu fırsattan yararlanabilmeleri için dil eğitimine yatırım yapmaları, uzun vadeli kariyer planlaması açısından önemli. Almanca öğrenmek, artık sadece bir dil becerisi değil, aynı zamanda uluslararası kariyerin anahtarı haline geldi.

Benzer Yazılar